Sayın Erdoğan'ın, Fethullah Gülen'e "Yurda Dön Çağrısı: Özel Analiz

Devlet görevlileri, FETÖ elebaşı Gülen’e vaktinde dön çağrısı yapmıştı. “Gurbettekileri aramızda görmek isteriz, hocam yurda dön” gibi laflar sarf etmişlerdi. Devletimizin FETÖ’yü tatlı dil operasyonu ile çağırması, adalet önünde yüzleşmeye yönelik çağrısını fırsat bilen bazı mecralar gerçeği çarpıtarak devlet adamlarına “Siz de FETÖ’yü zamanında destekliyordunuz, en büyük FETÖ’cü sizdiniz” gibi ithamlarda bulunmakta. Bu iftiralar asılsız olduğu gibi gazetecilik mesleğinin şerefine de yakışmayacak cinstendir.

2012 yılının Haziran aylarında gerek Sayın Recep Tayyip Erdoğan, bir önceki dönemin adalet bakanı Bekir Bozdağ, Fethullah Gülen için “ülkeye dön” çağrısı yapmıştı. Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici Bey de “Hizmet Hareketinin (FETÖ) terör örgütü olduğunu düşünmüyorum” şeklinde bir ifadede bulunmuştu. Devlet görevlileri bu lafları, 7 Şubat 2012’deki FETÖ’nün “MİT KUMPASI” olarak adlandırdığımız MİT müsteşarı Hakan Fidan’ı ifadeye çağırtmaya çalışarak tutuklama teşebbüsünden 4 ay sonra söylemeye başlamıştı.

Sayın Erdoğan ve Bozdağ, MİT’e saldırı teşebbüsünde bulunan bu “Haşhaşi” yapılı örgütün liderini sizce ona destek verdikleri için mi çağırıyordu? Elbette hayır! Cemaat resmen devlete savaş açıyor, MİT’e saldırıyor, Genelkurmay başkanını tutuklatıyor, Taraf Gazetesi‘nde haber edilen herkes ertesi gün tutuklanıyordu. Ergenekon, Balyoz, Sarıkız, Ay Işığı gibi operasyonlarla Fethullahçılar devletin ordusuna operasyon çekmiş, orduyu zayıflatmış, birçok değerli komutanı tutuklatmıştı. 15 Temmuz darbe girişiminde rol alan darbecilerin de bu dönemlerde TSK’da tutuklanan subayların yerine geçen isimlerden olması her şeyi manidar kılıyor.

Devletin sinir uçlarına yerleşen bu yapıyı kaldırmak elbette zaman almalıydı, uykulu göze ışık yavaş yavaş verilir. Sayın Erdoğan da 4 ay sonra FETÖ elebaşına, hak ettiği cezayı alması için “ülkene dön” diyordu. Bununla birlikte FETÖ, hükümeti 17-25 Aralık 2013’te yolsuzluk operasyonu ile devirmeye çalışmış, tabiri caizse “Sivil Darbeye” teşebbüs etmişti. Erdoğan ve grubu 2012 yılında madem FETÖ’yü destekliyorlardı “Dön Çağrısı” ile, neden 1.5 sene sonra Fethullah Gülen cemaati Erdoğan hükümetini devirme girişiminde bulundu ve neden Erdoğan MİT’e yapılan saldırıdan sonra FETÖ’ye yurda dön dedi?

Maksat, FETÖ elebaşını ülkeye çekerek cezayı verdirtmekti ki sonra sular daha da kaynadı. Ki FETÖ kumpası sebebiyle tutuklanan İlker Başbuğ için bile 9 Ocak 2012’de Sayın Erdoğan “Başbuğ tutuksuz yargılanmalı” diyerek destek çıkmış, 2019’da FETÖ kumpası yüzünden Yüce Divan’da yargılanmasını da onaylamamıştı. Bununla birlikte bizzat kendisinin girişimleriyle bütün cemaatçi kadrolar devlet pozisyonlarından silinerek yeni bir sistem kuruldu.

FETÖ Elebaşı

Diğer saldırıya uğrayan isim de Cübbeli Ahmet Hoca‘dır. Fethullah Gülen’e yurda dön dediği için onu da FETÖ’cü ilan etti bir kısım gazeteci. Hatırlayın, Cübbeli Ahmet Hoca, 2011 yılında Karagümrük Çetesi isimli bir FETÖ kupasıyla içeri alınmıştı. 2012 Aralık ayında salındıktan 6 gün sonra hemen Fethullah Gülen’e “ülkeye dön” çağrısı yaptı. 6 gün sonra hapisten çıkar çıkmaz dön çağrısı yapmak ne demektir? “Gel kardeşim, yaptığın kumpasla yüzleş, hesap ver” demektir.

Zira kumpas savcısı Mehmet Ali Uysal, FETÖ’den hüküm giydi 15 Temmuz sonrası, yani FETÖ operasyonundan hemen sonra tahliye edilir edilmez Cübbeli Ahmet Bey’in FETÖ’yü övmesi, ülkeye çağırması tatlı dil yöntemiyle gel ülkene demesiydi, ona sempati duymasından değil. Zira Fethullah Gülen ile gerek itikadi gerek de politik konularda Cübbeli’nin mensup olduğu İsmailağa Cemaati’nin hiçbir ortak noktası yoktu. Cübbeli Bey’i zerre kadar sevmem lakin burada hakkını vermemiz gerekir, iftiraya lüzum yok.

Muhalefetin de bir adabı vardır. Yazıyorsak da doğruları yazmak zorundayız. Hükümeti tenkit de edebilirsiniz, sevilebilirsiniz fakat yanlış haberlerle devlet yöneticilerini, insanlarını FETÖ’cü ilan etme gafletine düşmemek, olayları iyi analiz etmek gerekir.