Kobani Davası: Yargının Altın Çağı

Kobani davası bugün neticelendi. Ahmet Türk 10 yıl, Figen Yüksekdağ 30 yıl 3 aya mahkum edilirken Selahattin Demirtaş  42 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Devlet teröristlere gereken cezayı bağımsız yargımız yoluyla vermiş oldu. 

Diyarbakır, Van, Şırnak ve Mardin'de eylem yasakları getirildi. Gerek mahkemenin vermiş olduğu hapis cezası gerek de valiliklerimizin yürürlüğe koyduğu eylem yasaklarının isabetli kararlar olduğu aşikardır. Yüksek Seçim Kurulu, 31 Mart'ta gerçekleştirilen belediye seçimleri sonrasında Van Belediye Başkan Adayı Abdullah Zeydan'a mazbatayı vermeme kararı almıştı. Çok geçmeden binlerce insan sokağa dökülüp devletin vermiş olduğu karara isyan ederek ortalığı yakıp yıkmaya, şiddete başvurdu. Akabinde birkaç gün içinde mazbata Zeydan'a geri iade edilince Doğu ve Güneydoğu Anadolu'daki ayrılıkçı PKK sempatizanları "Biz nasıl olsa isyan edersek istediklerimizi veriyorlar" düşüncesiyle şiddetle yapılacak eylemlerle 'haklarını' alabilecekleri gibi bir umuda kapıldılar. Bu durum ileride PKK, MLKP, DHKP-C gibi başka terör örgütlerinin kurularak Türkiye'de terör eylemlerinin artmasına sebebiyet verebilirdi. 

Bu sebeple valiliklerimizin almış olduğu eylem yasağı kararı hayati önem taşımaktadır. Şiddet ile her istediklerini yaptırabileceği konusunda umutlanan bu ayrılıkçı zihniyete gereken cevap verilmiş olduğu gibi umutları da suya düşecektir. Eylem yasağı sadece doğu illerinde sınırlı tutulmamalı, İstanbul gibi işlek yerlerde de uygulanmalıdır. Devletimiz gerekli her türlü otoriter önlemleri bu süre zarfında almalıdır.

Ayrıca yargının bağımsız olduğunu bir kere daha müşahede etmiş olduk zira Özgür Özel ve Sayın Erdoğan arasında yaşanan "yumuşama" döneminde CHP ve DEM parti seçmenini rahatsız edebilecek bir dizi kararların parti ve devletin güçler ayrılığı ilkesine sadık kalarak hareket ettiğinin kanıtıdır.

Sayın Doğu Perinçek, Silivri'den beraat ettikten sonra Türk yargısının altın çağını yaşadığını söylemişti. Altın çağın taçlandırılarak teröristlere gereken cezanın kesilmesi de bugün gerçekleşti. Bu sebeple insan hakları, özgürlükçülük sloganları atarak PKK destekçiliği yapanlara kulakların tıkanması gerekir. PKK'nın yıllarca katlettiği gençlerimizi, askerlerimizi, zulmettiği Kürt vatandaşlarımızı unutmayın...